Vatikan Kütüphanesi En Route sergisi ile; bir müzisyen, bir illüstratör ve bir moda tasarımcısını bir araya getirerek disiplinlerarası bir köprü kuruyor.
Maison Dior, tarih, seyahat ve çağdaş sanatın kesişim noktasında yer alan “En Route” yani sergisinde, Vatikan Apostolik Kütüphanesi ile beklenmedik bir kültürel diyaloğa giriyor. 2025 Jübile kutlamaları kapsamında gerçekleşen bu sergi, arşiv hazineleri ve modern yorumların birleşimiyle “Umut Hacıları” temasını keşfe çıkıyor. Dior’un iş birliğiyle hayata geçirilen ve Intesa Sanpaolo, Sparkle ve ANAWIM Vakfı tarafından desteklenen bu proje, moda, bilgi ve keşif arasındaki güçlü bağı vurguluyor.
Serginin merkezinde, diplomat ve akademisyen Cesare Poma (1862–1932) tarafından dünyanın dört bir yanından derlenen Poma Periodici koleksiyonu yer alıyor. Yakın zamanda keşfedilen bu arşiv, 1.200’e yakın gazete ve süreli yayını içeriyor. Koleksiyonda, 1895-1897 yılları arasında iki Fransız gazeteci tarafından yayınlanan “En Route” adlı gazete de bulunuyor; bu yayın, küresel bir macerayı finanse etmek için kullanılmıştı. Sergi yalnızca geçmişin izini sürmekle kalmıyor, aynı zamanda kadınların Viktorya dönemindeki seyahat algısına nasıl meydan okuduklarını da gözler önüne seriyor. Arkeologlar, gazeteciler ve siyasi figürler olarak dünyayı dolaşan bu kadınların sıklıkla göz ardı edilen hikâyeleri, serginin en önemli anlatılarından biri.
Dior’un Yaratıcı Direktörü Maria Grazia Chiuri, bu tarihî anlatıyı günümüze taşırken, Karishma Swali ve Chanakya El Sanatları Okulu ile iş birliği yaparak kadın hareketliliğinde giyimin rolünü sorgulayan mekâna özgü bir enstalasyon sunuyor. Çalışmaları, tarihî haritalar, dikiş desenleri ve altı öncü kadın gezginin hikâyelerini bir araya getirerek, modanın hareket ve özgürlük üzerindeki etkisini gözler önüne seriyor.
Chiuri’nin katkılarının yanı sıra, Vatikan Kütüphanesi bu yaratıcı yolculuğa müzisyen Lorenzo Jovanotti Cherubini ve illüstratör Kristjana S. Williams’ı da davet ediyor. Jovanotti, müziğe ve seyahate olan özgür ruhlu yaklaşımını yansıtan özel bir enstalasyon hazırlıyor. Kristjana S. Williams, Poma ve çağdaşlarının yolculuklarını kendine özgü, katmanlı çizimleriyle yeniden yorumluyor.
Sergi, ziyaretçileri zamanın ve mekânın ötesinde bir yolculuğa çıkarıyor. Jules Verne edebiyatından ve ulaşım alanındaki gelişmelerden ilham alan bu sergi, 19. yüzyılın sonunda popülerleşen dünya turları kavramını ele alıyor. Bir bölümde, diplomat Cesare Poma’nın dünyanın en ücra köşelerindeki seyahat anlatılarını belgeleyen kapsamlı gazete koleksiyonu sunulurken, bir diğer bölümde, 1895-1897 yılları arasında dünya turu masraflarını bir seyahat dergisi yayınlayarak karşılayan Fransız gazeteciler Lucien Leroy ve Henri Papillaud’un sıra dışı yolculuğu anlatılıyor.
Sergide özel bir bölüm, toplumsal normlara meydan okuyarak dünyayı tek başına dolaşan altı öncü kadına ithaf ediliyor: Nellie Bly, Elizabeth Bisland, Annie Londonderry, Gertrude Bell, Agnes Smith Lewis ve Margaret Dunlop Gibson. Bu cesur kadınlar, ister gazetecilik tutkusu, ister sportif zorluklar, isterse kültürel keşifler nedeniyle yola çıkmış olsalar da, seyahatin erkek egemen bir alan olduğu fikrine meydan okuyarak tarihte kalıcı bir iz bıraktılar.
Serginin küratörlüğünü, Don Giacomo Cardinali ve Vatikan Kütüphanesi ekibi üstleniyor. Napoli’deki Intesa Sanpaolo’nun Gallerie d’Italia koleksiyonundan ödünç alınan Alighiero Boetti’nin “Mappa” (1984) eseri, serginin Sistine Salonu’ndaki finalini oluşturuyor. Projenin dijital boyutu da dikkat çekici: Dior’un desteğiyle Poma Periodici koleksiyonu dijitalleştirilecek ve herkesin erişimine açık hâle getirilecek.
Sergi, 15 Şubat – 20 Aralık 2025 tarihleri arasında halka açık olacak.