‘’Seninle ilgili her şey tuhaf ve rahatsız edici derecede güzel ve tanıdık. Diego bu dünyada hiçbir şey istemiyorum, seni istiyorum. Her gün seni düşünüyorum ve hep senin için iyisini diliyorum. Çok zor günler geçirdik ama seni hala seviyorum…’’ Özgün otoportreleri, çektiği acılar, acı karşısındaki cesareti ve inatçılığı, tutkulu aşkı, sıra dışı yaşamı ve sanatıyla yirminci yüz yılın en önemli ressamlarından biri olan Frida Kahlo, Diego’ya olan aşkını bu satırlarla anlatıyordu günlüklerinde. Frida Kahlo’nun kişisel günlüklerinden esinlenerek hazırlanan ve gördüğü yoğun ilgi üzerine Atatürk Kültür Merkezi’nde yeniden kapılarını açan Frida Kahlo’nun Günlükleri sergisi, sanat tarihine damga vuran Frida-Diego aşkına da ışık tutuyor.
Günlüklerim tamamı ilk kez AKM’de
Frida Kahlo’nun kişisel günlüklerinden esinlenerek hazırlanan dünyadaki ilk sergi olma özelliğini taşıyan sergi kapsamında 56 sayfadan oluşan günlüklerin tamamı ilk kez sergilenirken, sergide sanat tarihinin en fırtınalı aşklarından biri olan Frida Kahlo ve Diego Rivera’yı anlatan özel bir bölüm de bulunuyor. Proje Yönetmenliğini Cengiz Ayyıldız ve Koray Özdemir, eş küratörlüğünü Ayşe Demirci ve Dilay Duman’ın yaptığı, fiziksel ve dijitalin bir kombinasyonu olan ‘’phygital’’ sergi, Kahlo’nun sanatındaki duygusal fırtınalara yön veren bu derin ilişkinin izlerini gözler önüne seriyor.
Tutkunun, acının ve sanatın derin izleri..
Frida Kahlo’nun günlüklerinde yer alan düşünceler, duygular ve ilham kaynaklarıyla doğrudan bir etkileşim kurma fırsatı sunan sergi, ziyaretçilere unutamayacakları benzersiz bir deneyim vadediyor. Yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş interaktif deneyim alanlarından dijital enstalasyonlara kadar birçok yeni nesil teknolojinin kullanıldığı sergi, ölümünden 70 yıl sonra bile ikonik bir figür olarak ışıldayan Frida Kahlo’nun evrenine dokunma imkanı sağlıyor. Tutkunun, acının ve sanatın derin izlerini keşfetme fırsatı sunan Frida Kahlo’nun Günlükleri, 23 Mart’a kadar AKM’de görülebilir.