Close Menu
Artkolik
    Facebook X (Twitter) Instagram
    Cuma, Haziran 20
    • İletişim
    Instagram Facebook X (Twitter)
    Artkolik
    • Ana Menü
    • Sanat Haberleri
      • Haber
      • Sergiler
      • Tiyatro
      • Sinema
      • Röportajlar
      • Etkinlik
      • Moda
    • Köşe Yazıları
      • Nail Keçili
      • Nazlı Keçili, Şamdan Plus Özel
    • Proust Serisi
    • BAUSEM Sertifika Programı
    • Atölye ve Seminerler
    • Kültür Gezileri
    • Artkolik Kimdir?
      • Basında Artkolik
    Artkolik
    BuradasınızAna Sayfa»Sergiler»Rahmi M. Koç Müzesi’ndeki “Beygir Gücü” Sergisi Devam Ediyor!
    Sergiler

    Rahmi M. Koç Müzesi’ndeki “Beygir Gücü” Sergisi Devam Ediyor!

    ArtkolikBy Artkolik12 Mayıs 2025Yorum yapılmamışOkuma Süresi 4 Dakika
    Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email

    Beygir Gücü sergisinde son viraj

    Atlar en yakın dostumuz mu yoksa bir hayalin mimarları mı? En hızlı otomobil hangisi? Peki ya dört nal nasıl dört tekere dönüştü?

    Rahmi M. Koç Müzesi’nin 30. yılına özel hazırlanan “Beygir Gücü”sergisi, ziyaretçilerine bu sorunun yanıtını hem sanat hem de mühendislik açısından düşündürüyor. Binlerce yıl boyunca ulaşımın ve kültürün başrolünde olan atın sanattaki yeriyle, 19. yüzyıldan itibaren sahneye çıkan otomobillerin teknolojik devrimi bu sergide yan yana geliyor.

    Uygarlığın en eski ortaklarından biri olan at, yüzyıllardır insanlığın hem ulaşım hem taşıma ihtiyacını karşılayan güçlü ve çevik bir dosttu. Antik Yunan’dan Roma’ya, Ortaçağ’dan Rönesans’a kadar uzanan süreçte, belki de insandan sonra en çok tasvir edilen figürlerden biri olarak sanatın, kültürün ve mitolojinin vazgeçilmez bir objesine dönüştü. Ardından sahneye otomobiller çıktı ve teknoloji kendi estetiğini, hızını ve dilini yarattı. Peki bu iki dünyanın ortak noktası neydi?

    Rahmi M. Koç Müzesi’nin, 30’uncu yılına özel olarak hazırladığı “Beygir Gücü” sergisi, sorunun yanıtı için iki ana başlık altında meraklılarını sanat ve mühendislik dünyasında büyüleyici bir yolculuğa çıkarmaya devam ediyor. Toplamda 18 farklı ülkeden 2000’in üzerinde obje ve eserin yer aldığı sergi, 10 Haziran 2025 tarihine kadar ziyaret edilebilir.

    Mustafa V. Koç Binası/tarihi Lengerhane Binası’nda yer alan “Rahmi M. Koç Koleksiyonu’ndan At Figürleri” bölümü, M.Ö. 2’nci yüzyıldan günümüze farklı coğrafyalardan ve kültürlerden seçilen eser ve görselle atın sanattaki yerini keşfe davet ederken; Erdoğan Gönül Galerisi’ndeki “Rahmi M. Koç Müzesi’nden Otomobil Hikâyeleri” bölümü, otomobilin 19’uncu yüzyıldan günümüze uzanan dönüşümünü ve gelişimini gözler önüne seriyor.

    İşte, seçkinin ‘en’ öne çıkanları:

    En yeni otomobil: 2024 model Mercedes-AMG ONE, Formula 1 teknolojisinden ilham alınarak üretilmiş sınırlı sayıda bir hiper otomobil. Sadece 275 adet üretilen bu modelin tamamı satışa sunulmadan önce tükendi. 1.063 beygir gücündeki hibrit motoru ve dört elektrikli motoruyla 352 km/s hıza ulaşabilen araç, 23 Eylül 2024’te Nürburgring pistini 6:29.090 dakikada tamamlayarak “karayoluna uygun en hızlı otomobil” unvanını yeniden kazandı. Karbon fiber şasisi, çift kavramalı yedi ileri otomatik vitesi ve karbon seramik fren sistemiyle AMG ONE, mühendislik sınırlarını zorlayan bir tasarım harikası.

    En düşük beygir gücü: 1886 Benz Tricycle veya No:1 Patent Motor Car. Carl Benz tarafından tasarlanan bu üç tekerlekli araç, benzinli içten yanmalı motorla çalışan ilk otomobil olarak anılıyor. Tek silindirli motoru 0,75 beygir gücü üretiyor ve zincirle arka tekerleklere hareket veriyor. Vites kutusu yerine sabit ve boşa dönen makaralarla çalışan araçta, sadece bir el freni bulunuyor. Carl Benz, iki ön tekerleği yönlendiren sistem henüz bilinmediğinden, tasarımda tek bir ön tekerlek tercih etmişti. 16 km/s azami hıza ulaşan bu simgesel model, otomobilin doğuşuna tanıklık etmek isteyenler için sergideki en tarihi duraklardan biri.

    En küçük model: 1:12 ölçekli De Dion Bouton otomobil modeli, yalnızca 17 cm uzunluğu, 11 cm genişliği ve 15,5 cm yüksekliğiyle serginin en küçük ama en detaylı parçalarından biri. Gerçek boyutunun minyatür bir yorumu olan bu model, dönemin otomobil tasarımını ölçekli bir zarafetle yansıtıyor. Küçük boyutuna rağmen taşıdığı tarihsel referanslarla, izleyicilere nostaljik bir bakış sunuyor.

    En eski at figürü: Hellenistik döneme tarihlenen pişmiş toprak at figürü, M.Ö. 2–1. yüzyıla ait en eski eserlerden biri olarak sergide öne çıkıyor. İnce işçiliği ve dönemin estetik anlayışını yansıtan bu figür, atın tarih boyunca sadece ulaşım aracı değil, aynı zamanda bir kültürel ve sanatsal simge olduğunu gösteriyor. Sadberk Hanım Müzesi Koleksiyonu’ndan sergiye dâhil edilen bu parça, geçmişin izini sürenler için özel bir durak niteliğinde.

    En yeni at figürü: Kinetik sanatın öncülerinden Server Demirtaş’ın 2017 tarihli “At” adlı eseri, serginin en çağdaş ve etkileyici parçalarından biri. Motor, mekanik sistemler ve silikon kullanılarak iki yıl süren bir çalışmanın ürünü olan bu hiperrealist heykel, zaman zaman bir bacağını kaldırıyor, bazen de başını sağa sola çevirerek izleyiciyle etkileşime giriyor. İpeksi yüzeyi ve neredeyse canlıymış hissi veren hareketleriyle Demirtaş’ın “At”ı, sergide geçmişten bugüne uzanan anlatının güncel ve çarpıcı bir yorumunu sunuyor.

    Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email

    Related Posts

    Sanat Doğayla Buluşuyor: “Walls Embraced” x-ist İş Birliğiyle, Simurg Inn’de!

    20 Haziran 2025

    Yiğit Yazıcı’dan Çocukluğa Şiirsel Bir Yolculuk: “İlhamım Bir Çocuktu” Sergisi Umay Art Hub’da!

    16 Haziran 2025

    Seçkin Pirim, “Zamanlı Zamansız” Heykelleriyle Baksı Müzesi’nde!

    13 Haziran 2025

    Comments are closed.

    SOSYAL MEDYADA ARTKOLİK
    • Facebook'ta Takip Et
    • Twitter'da Takip Et
    • Instagram'da Takip Et
    KÖŞE YAZILARI

    Nazlı Keçili: Sanat ile bilim ilişkisi

    Sanat ile bilim arasında nasıl bir ilişki var? Bilim ile sanat birbirini nasıl etkiliyor veya…

    Nazlı Keçili: Çinli muhalif sanatçıların eserlerine sansür!

    Nazlı Keçili: New York’ta çok özel bir sergi

    Nazlı Keçili: Birleşik Krallık kraliçeleri sergide buluştu

    ATOLYE ve SEMİNERLERİMİZ
    Atölye ve Seminer

    Sanat Tarihinde Yeniden Doğuş: Umut ve Çiçeklenme

    Seminer: Sanat Tarihinde Yeniden Doğuş: Umut ve Çiçeklenme Danışman: Buket Şakarcan Tarih: 23-30 Mayıs Süre: 2…

    Osmanlı’da İki Mimarın İzinden: D’Aronco & Vallaury

    Sanat Tarihi’nin En Büyük Aşkları ve Eserler Yansıması

    Artkolik & BAUSEM işbirliği ile Sanat, Kültür Yönetimi ve Kurumlar Modülü Başlıyor !

    Sömestir’da, Superkids sponsorluğunda gerçekleşecek çocuk atölyeleri ile Taviloğlu Koleksiyonu minik ziyaretçileriyle buluşuyor. 

    ARTKOLİK KİMDİR?
    ARTKOLİK KİMDİR?

    Artkolik

    Artkolik, kültür ve sanatı daha ulaşılabilir kılmak amacıyla, 2012 yılında Nazlı Keçili tarafından kurulmuştur. Çok yönlü bir sanat platformu olan Artkolik, dijital ve yazılı medya üzerinden, sanatın her dalında dolaşmayı hedeflemektedir.

    BİZİ TAKİP EDİN!

    Facebook X (Twitter) Instagram
    POPÜLER HABERLER

    Hermès’ten New York’ta Sürükleyici Bir Gizem: Mystery at the Groom’s

    Sanat Doğayla Buluşuyor: “Walls Embraced” x-ist İş Birliğiyle, Simurg Inn’de!

    Akdeniz Işığında Sanat: Atina’nın İlham Veren Sanat Müzeleri

    BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN
    Haftalık sanat bültenlerimizin size de ulaşması için
    e-posta adresinizi bırakabilirsiniz.
    Copyright © 2025. Artkolik - Tüm hakları saklıdır
    • Hakkımızda
    • Site Haritası
    • İletişim

    Yukarıya yazın ve aramak için Enter tuşuna basın. İptal etmek için Esc tuşuna basın.