Elaine de Kooning (12 Mart 1920, New York – 1 Şubat 1989, Southampton, Long Island), özellikle portreleriyle tanınan Amerikalı bir ressam, öğretmen ve sanat eleştirmeniydi. Leonardo da Vinci Sanat Okulu’nda okudu. 1938’de burada bir eğitmen aracılığıyla resimlerine hayran olduğu Willem de Kooning ile tanıştı. Willem, ona nesneleri dikkatle gözlemleme konusunda dersler verdi ve 1943’te evlendiler. Akciğer kanserine yakalanarak 1989’da yaşamını yitirdi.
Sanat Eleştirmenliği ve Yazıları
Elaine, 1948 yazını Kuzey Carolina’daki deneysel sanat okulu Black Mountain College’da geçirdi. Burada John Cage ve Merce Cunningham gibi sanatçılarla çalıştı. 1949’da ARTnews dergisinde yazmaya başlayarak esprili ve derinlikli analizleriyle tanındı. Franz Kline, Mark Rothko, Josef Albers ve Arshile Gorky gibi sanatçılar üzerine yazdığı yazılar, onun sanat dünyasındaki etkisini artırdı. Soyut Ekspresyonizmin önemli bir savunucusu oldu ve ölümünden sonra yazılarından bir seçki The Spirit of Abstract Expressionism: Selected Writings (1994) adıyla yayımlandı.
Portre Sanatı ve Sanatsal Tarzı
Portre sanatı, Elaine’in kocasından ayrışmasını sağlayan en belirgin yönüydü. 1940’ların başlarında otoportreler yapmaya başladı ve zamanla aile üyeleri ile tanıdıklarını da modelleri arasına kattı. 1958-59 yıllarında New Mexico Üniversitesi’nde konuk eğitmen olarak ders verdi. Buradaki Güneybatı manzarası, renk paletini açmasına ve büyük ölçekli çalışmalara yönelmesine ilham verdi. Sık sık Meksika, Ciudad Juárez’e giderek boğa güreşlerini izledi ve bu tema resimlerine yansıdı. Spor, onun için önemli bir ilham kaynağıydı. Basketbolcuların fotoğraflarından etkilenerek Madison Square Garden’da ve televizyonda maçları eskizledi. Eski Usta kompozisyonlarından esinlenerek spor sahnelerini resmetti. Konuları arasında beyzbol maçları ve Brezilyalı futbol yıldızı Pelé de vardı.
Elaine’in portre tarzı, hareket hissini vurgulamak için Soyut Ekspresyonizmin dinamik fırça darbelerini içeriyordu. Modellerinin duruşlarına özellikle dikkat ediyor, bazen yüz hatlarını gizleyerek karakteristik vücut dilini ön plana çıkarıyordu. Donald Barthelme, Thomas Hess, Alex Katz, Frank O’Hara, Allen Ginsberg ve Fairfield Porter gibi sanatçı ve yazarları resmetti. Sipariş üzerine portreler yaparak geçimini sağlasa da, en bilinen eserleri genellikle yakın çevresinden kişilere aitti. En ünlü portresi, 1962’de Palm Beach’teki Kış Beyaz Sarayı’nda resmettiği Başkan John F. Kennedy oldu.

Sanatsal Mirası
Elaine de Kooning, Soyut Ekspresyonist ve Figüratif Ekspresyonist yaklaşımlarla deneyler yaparak kendine özgü bir tarz geliştirdi. Gerçekçilikten soyutlamaya uzanan geniş bir yelpazede eserler üretti. New York’un Soyut Ekspresyonist hareketine dahil olmasına rağmen, manzara ve portre gibi farklı türlerle deney yapmaktan kaçınmadı. New York sanat dünyasında aktif rol aldı, üretken bir öğretmen ve yazar olarak sanat topluluğunda derin bir etki bıraktı.
Elaine’in eserleri, MoMA, Guggenheim, Metropolitan Sanat Müzesi, Denver Sanat Müzesi ve Ulusal Portre Galerisi gibi prestijli müzelerin koleksiyonlarında bulunmaktadır. Long Island, Southampton’daki evi ve stüdyosu, günümüzde sanatçı rezidanslarına ve sergilere ev sahipliği yapmaktadır. Sanatı ve yazıları, hem 20. yüzyıl Amerikan sanat sahnesinde hem de günümüz sanat dünyasında ilham vermeye devam etmektedir.