6–13 Nisan tarihleri arasında gerçekleşen Milan Design Week 2025, yine tüm dünyanın gözlerini Milano’ya çevirdi. “Connected Worlds” (Bağlantılı Dünyalar) teması etrafında şekillenen bu yılki etkinlik, insan-doğa-teknoloji ilişkisine odaklanan enstalasyonlar ve sergilerle dolu bir hafta sundu. Şehrin tamamına yayılan yaratıcı enerjisiyle tasarımın estetikten öte; kültürel, sosyal ve çevresel bir bağlamda ele alınabileceğini gösterdi.
Haftanın kalbinde yer alan Salone del Mobile.Milano, bu yıl 37 ülkeden 2.000’in üzerinde katılımcıya ve 700 genç tasarımcıya ev sahipliği yaptı. Fuar alanında kurulan döngüsel pavyonlar, ziyaretçilerin deneyimini hem mimari hem de teknolojik olarak zenginleştirdi. Aydınlatma tasarımı odaklı Euroluce bölümünde ise Japon mimar Sou Fujimoto’nun orman metaforlarıyla kurguladığı “The Forest of Space” adlı enstalasyonu büyük yankı uyandırdı.

Milano’nun dört bir yanına yayılan Fuorisalone etkinlikleri ise kentin ruhunu daha da güçlendirdi. Brera, Tortona, Isola ve 5Vie gibi mahallelerde, interaktif sergiler, konuşmalar ve performanslarla dolu bir program vardı. Özellikle 5Vie Design Week’in “Invisible Harmonies” başlıklı teması, tasarımı görünmeyen dengeler ve içsel uyum üzerinden okumaya davet etti.
Haftanın dikkat çeken projelerinden biri, Milano Merkez Tren İstasyonu’nda gerçekleşen “Prada Frames: In Transit” adlı sempozyum oldu. FormaFantasma’nın küratörlüğündeki etkinlikte altyapı, hareketlilik ve kent tasarımı temaları ele alındı. Miu Miu’nun ev sahipliğinde gerçekleşen “Literary Club” ise edebiyatla tasarımın kesiştiği bir alan yarattı; Simone de Beauvoir ve Fumiko Enchi gibi yazarlar üzerinden kadınlık ve eğitimi tartışmaya açtı. Teknoloji devlerinden Google da “Making the Invisible Visible” adlı etkileyici enstalasyonuyla soyut kavramları ışık ve su aracılığıyla görselleştirdi.

Tasarım trendleri açısından yılın öne çıkan unsurları arasında malzeme deneyleri ön plandaydı. Camın yeniden keşfi, ahşap üzerine nakış detayları, dokuma pirinç ve kil kumaşlar dikkat çekti. Aydınlatma tasarımında ise heykelsi, kişiselleştirilebilir armatürler zarif ve dramatik atmosferler yaratarak mekanlara şiirsellik kattı. Doğaya dönüşü simgeleyen çiçek ve bambu motifleri de pek çok çalışmada öne çıktı.
Avrupa Birliği’nin COSME Programı kapsamında düzenlenen WORTH Exhibition, bu yıl 69 projeyi ağırladı. Moda, tasarım ve sürdürülebilirlik ekseninde geliştirilen bu projeler, yaratıcı endüstrilerin geleceğine dair umut veren işbirliklerine sahne oldu.
Genel anlamda Milan Design Week 2025, tasarımı sadece görselliğin ötesinde; toplumsal, çevresel ve etik boyutlarıyla ele alan güçlü bir vizyonla tamamlandı. Geçmişin mirasını geleceğin potansiyeliyle buluşturan etkinlik, hem profesyonellere hem de ziyaretçilere ilham dolu bir hafta yaşattı. Milano bir kez daha, küresel tasarım sahnesinin tartışmasız başkentlerinden biri olduğunu kanıtladı.