Oprah Winfrey, sadece ikonik talk show’u ve hayırseverlik faaliyetleriyle değil, aynı zamanda sanat tutkusu ve dikkat çekici koleksiyonuyla da bilinen güçlü bir medya figürüdür. Farklı dönemlerden ve sanat akımlarından eserler barındıran koleksiyonu, onun sanata duyduğu derin ilgiyi ve estetik anlayışını yansıtır.
Winfrey’nin sanat koleksiyonunda, Gustav Klimt, Richard Edward Miller ve Hovsep Pushman gibi dünyaca ünlü sanatçıların eserleri yer almaktadır. Koleksiyon, yalnızca resimlerle sınırlı kalmayıp, dekoratif sanat, mobilya, heykel ve diğer sanatsal varlıkları da içermektedir. 2016 yılında, Klimt’in ünlü eseri “Adele Bloch-Bauer II Portresi”ni 150 milyon dolara satarak sanat dünyasında ses getiren bir anlaşmaya imza atmıştır.

Winfrey’nin sanata olan ilgisi, farklı kültürlere ve sanatçılara duyduğu hayranlıkla da şekillenmektedir. Koleksiyonunda, özellikle Afrikalı ve Afrikalı-Amerikalı sanatçılara geniş yer vermesi, sanatta çeşitliliği ve farklı bakış açılarını destekleme konusundaki kararlılığını göstermektedir. Kerry James Marshall, Elizabeth Catlett, Betye Saar ve Dawoud Bey gibi isimler, koleksiyonunda öne çıkan sanatçılar arasındadır. Ayrıca, Smithsonian Ulusal Afrika Amerikan Tarihi ve Kültürü Müzesi’ne yaptığı 12 milyon dolarlık bağışla sanatın toplum üzerindeki etkisini desteklemeye devam etmektedir.

Sanat eserleri, Winfrey’nin yaşam alanlarında önemli bir yer tutmaktadır. Kaliforniya’daki evinin kütüphanesinde, Harry Roseland’ın tabloları sergilenirken, oturma odasında Amerikalı ressam Thomas Hart Benton’ın “Back from the Fields” adlı eseri dikkat çekmektedir. Ayrıca, Fransız-Amerikalı sanatçı Gaston Lachaise’in “Standing Woman with Pleated Skirt” adlı heykeli de koleksiyonunun kıymetli parçalarından biridir.
2015 yılında Chicago’daki Harpo Studios’un kapanmasının ardından, Winfrey, koleksiyonundaki bazı parçaları açık artırmaya çıkarmıştır. Leslie Hindman Auctioneers tarafından düzenlenen bu özel satışta, İngiliz, Fransız ve kıta Avrupası’na ait mobilyalar, dekoratif sanat eserleri, resimler, baskılar, porselenler ve gümüş eşyalar gibi 500’den fazla sanat eseri yer almıştır. Müzayededen elde edilen gelir, Güney Afrika’daki Oprah Winfrey Leadership Academy for Girls’e bağışlanarak eğitim alanında bir başka önemli katkı sağlanmıştır.

Winfrey’nin koleksiyonculuğu yalnızca finansal bir yatırım olarak değil, aynı zamanda sanatçılarla ve eserlerin ardındaki hikâyelerle kurduğu güçlü duygusal bağın bir yansımasıdır. Hem çağdaş hem de klasik sanat eserlerine ilgi duyan Winfrey, sanatın toplumsal ve bireysel anlamını derinlemesine takdir eden bir koleksiyoncu olarak öne çıkmaktadır.